Meta, Facebook reklamlarında nefret söylemi ve şiddet barındıran içeriklerin yayılmasını önlemek için yeterince çaba göstermediği iddialarıyla yeniden karşı karşıya. Yeni bir rapor, Avrupa’daki kitleleri hedefleyen ve şirketin nefret söylemi ve şiddetle ilgili politikalarının bariz ihlallerini içermesine rağmen onaylanan bu tür sekiz reklamı detaylandırıyor. Rapor, bu hafta içinde Avrupa’da yürürlüğe girecek olan Dijital Hizmetler Yasası (DSA) öncesinde sosyal ağın standart altı moderasyon uygulamalarına dikkat çekmek için çalışmalarını paylaşan izleme örgütü ‘Ekō’dan geliyor. Ağustos ayı başlarında birkaç gün boyunca kuruluşun, tamamı yapay zeka tarafından oluşturulmuş görseller kullanan ve şirketin kurallarına açıkça aykırı metinler içeren 13 Facebook reklamını nasıl satın almaya çalıştığını detaylandırıyor. Ekō, reklamları herhangi bir kullanıcı tarafından görülmeden önce geri çekti. Grup, reklamların tam ifadelerinin saklı tutulmasını talep etti, ancak en korkunç örneklerden bazılarının açıklamalarını sundu. Onaylanan reklamlar arasında Fransa’da yayınlanan ve “göçmenlik konusundaki tutumları nedeniyle önde gelen bir milletvekilinin idam edilmesi çağrısında bulunan” bir reklamın yanı sıra Alman kullanıcıları hedef alan ve “Beyaz Almanları korumak için sinagogların yakılması çağrısında bulunan” bir reklam da yer alıyor. Meta ayrıca İspanya’da son seçimlerin çalıntı olduğunu ve insanların bunu tersine çevirmek için şiddetli protestolara katılması gerektiğini iddia eden reklamları da onayladı.
Meta sözcüsü yaptığı açıklamada “Bu rapor çok küçük bir reklam örneğine dayanmaktadır ve dünya genelinde her gün incelediğimiz reklamların sayısını temsil etmemektedir” dedi. “Reklam inceleme sürecimiz, bir reklam yayına girmeden önce ve sonra olmak üzere çeşitli analiz ve tespit katmanlarına sahiptir. DSA’ya yanıt olarak kapsamlı adımlar atıyoruz. Seçimleri korumak ve nefret söyleminin yanı sıra şiddet ve kışkırtmaya karşı koruma sağlamak için önemli kaynaklar yatırmaya devam ediyoruz.” ifadeleri kullanıldı. Meta’nın kontrolleri sonucunda durdurulan bir avuç reklam olsa da Ekō, reklamların şiddet ve nefret dolu söylemler nedeniyle değil, siyasi olarak işaretlendikleri için yayınlanmalarının engellendiğini söylüyor. Şirket, siyasi reklam verenlerin reklam vermeye hak kazanmadan önce ek bir inceleme sürecinden geçmelerini şart koşuyor. Ekō bu raporu, teknoloji platformlarının bazı hedefli reklam türlerini sınırlamasını ve kullanıcıların öneri algoritmalarından çıkmasına izin vermesini gerektiren kapsamlı bir yasa olan DSA kapsamında ek önlemleri savunmak için kullanıyor. (Facebook, Instagram ve TikTok dahil olmak üzere birçok hizmet yakın zamanda ikinci hükme uymak için değişiklikler yaptı). Ayrıca, platformların yasadışı ve şiddet barındıran içerikle ilgili olanlar da dahil olmak üzere “sistemik riskleri” tanımlamasını ve azaltmasını gerektiriyor. Ekō’nun kampanya direktörü Vicky Wyatt yaptığı açıklamada, “Birkaç tıklama ile kötü aktörlerin nefret söylemi ve dezenformasyon yaymasının ne kadar kolay olduğunu kanıtlayabildik” dedi. “AB seçimleri yaklaşırken Avrupalı liderler DSA’yı tam anlamıyla uygulamalı ve bu zehirli şirketleri nihayet dizginlemelidir.” ifadelerini sözlerine ekledi.