1. Ana Sayfa
  2. Sosyal Medya
  3. AB mahkemesi, sosyal ağların kişisel verileri sonsuza kadar kullanamayacağına hükmetti

AB mahkemesi, sosyal ağların kişisel verileri sonsuza kadar kullanamayacağına hükmetti

featured

Bu İçeriği Paylaş

ya da bağlantıyı kopyala

AB’nin en yüksek mahkemesi, veri gizliliği konusundaki kontrolünü daha da güçlendiren ve bir dönüm noktası niteliğindeki kararla, sosyal medya devlerine güçlü bir mesaj gönderdi: “Kullanıcıların kişisel bilgilerini sonsuza kadar elinizde tutamazsınız.” Mahkemenin, Meta (eski adıyla Facebook) gibi şirketleri doğrudan etkileyen kararı, teknoloji devleri ile Avrupalı düzenleyiciler arasındaki savaşta bir başka önemli ana işaret ediyor. Avrupa Adalet Divanı’nın kararı, 2018’de yürürlüğe girdiğinden bu yana kişisel veri kullanımının sınırlarını yeniden tanımlamış bir yasa olan AB’nin Genel Veri Koruma Yönetmeliği’nin (GDPR) katı yönergelerini takip ediyor. Mahkemenin kararı, GDPR’nin temel vaadini güçlü bir şekilde hatırlatıyor: “Kişinin gizlilik hakkı ve kendi verileri üzerinde kontrol sahibi olması.”

Bunları okudun mu?
Samsung-Galaxy-Ring-5446556
Samsung’un Galaxy Ring’i bu hafta MWC’de resmi olarak görücüye çıkacak
Linda-Yaccarino-645451
CEO Yaccarino: Büyük ölçekli bir reklamverenin çekilmesine yol açan o rapor yanıltıcıdır
Threads-5415645445645
Threads, kullanıcıların gönderileri kategorize etmesine yardımcı olmak için etiketler sunuyor
Gmail-545454
Google, Gmail’i durum çubuğu bildiriminde temalı simgeye sahip olacak şekilde güncelledi
WhatsApp-654656
WhatsApp’ın, animasyonlu emoji üzerinde çalıştığı bildiriliyor
Hubble-3949493722
Hubble, bir süpernovaya ev sahipliği yapan dağınık ve düzensiz bir galaksiyi görüntüledi

Süresiz Veri Saklama Dönemi Bitti

Sosyal medya şirketleri, iş modellerinin temel taşlarından biri olan yüksek hedefli reklamcılığı güçlendirmek için kişisel verileri kullanarak yıllardır kâr elde ediyor. Meta gibi şirketler, kullanıcı davranışlarını, tercihlerini ve çevrimiçi alışkanlıklarını takip ederek, kullanıcılara genellikle ürkütücü derecede doğru olan kişiselleştirilmiş reklamlar sunabiliyor. Bu son derece etkili strateji, gizlilik ve veri istismarı konusunda derin endişelere yol açtı. Mevcut son karar, şirketlerin reklam hedeflemesi için kişisel verileri ne kadar süreyle tutabileceklerine dair zaman sınırlamaları öneren Nisan ayındaki bir mahkeme tavsiye görüşüne dayanarak bu endişelere bir yanıt niteliğindedir. Mahkeme, GDPR’nin yol gösterici ilkeleriyle uyumlu bir hareketle, veri saklama süresinin belirsiz değil, zamana bağlı olması gerektiğini yeniden teyit etti. Bunların en önemlilerinden biri, bireylerin kişisel verilerinin silinmesini veya düzeltilmesini talep etmelerine olanak tanıyan ve yönetmeliğin 65. Maddesinde yer alan “Unutulma Hakkı”. Başka bir deyişle, şirketler yalnızca veri toplamak için onay almakla kalmamalı, aynı zamanda bu verileri sonsuza kadar ellerinde tutmadıklarından da emin olmalıdır.

Meta, Milyarlarca Dolar Para Cezasıyla Karşı Karşıya

Meta ve diğer teknoloji devleri uzun süredir AB’nin düzenleyici çerçevesiyle, özellikle de gizlilik konularında karşı karşıya geliyor. Mahkemenin kararı sadece sembolik değil; keskin dişleri de var. GDPR kuralları uyarınca, ihlali tespit edilen şirketler küresel yıllık gelirlerinin %4’üne kadar para cezasına çarptırılabilir. Meta için bu rakam bir çırpıda milyarlarca dolara ulaşabilir. Uyumsuzluk için verilen cezalar varsayımsal değil. Meta, 2023 yılında Facebook, Instagram ve WhatsApp’taki kullanıcıları, hizmet şartlarının bir parçası olarak kişiselleştirilmiş reklamları kabul etmeye zorladığı için 414 milyon dolar (390 milyon Euro) para cezasına çarptırıldı. Bu ceza bir uyandırma çağrısıydı, ancak verilen son karar, özellikle Meta’nın son zamanlarda AB’nin Dijital Piyasalar Yasası’nı ihlal ettiği gerekçesiyle potansiyel olarak ağır bir başka para cezası beklediği için tasmasını daha da sıkılaştırıyor. Bu yeni düzenleyici baskı, teknoloji ekosistemindeki oyun alanını eşitlemek ve Meta, Apple ve Google gibi şirketlerin tekelci uygulamalarını azaltmak için AB içindeki daha geniş bir yaptırımın parçası. Bir başka güçlü yasama aracı olan Dijital Piyasalar Yasası, büyük teknoloji şirketlerinin rekabete aykırı davranışlarını engellemeyi amaçlıyor. Özellikle Meta, AB kurallarının açık bir ihlali olan veri toplama uygulamalarından vazgeçmek adına kullanıcılardan ödeme yapmalarını talep ettiği için mercek altına alındı.

Kullanıcı Onayı ve Veri Sınırlarıyla Şekillenen Bir Gelecek

Mahkemenin kararının özü, rıza ve şirketlerin kişisel verileri ne kadar süreyle kullanabileceğine ilişkin sınırlamalar etrafında dönüyor. Bu, AB’nin veri gizliliği üzerinde daha fazla kontrol sağlamaya çalıştığı ilk sefer değil, ancak verilen son karar, şirketlerin içinde faaliyet göstermesi gereken çerçeveyi daha da sağlamlaştırıyor. Karar, AB Adalet Divanı’nın Meta’nın kişiselleştirilmiş reklamlar sunmadan önce kullanıcı onayı alması gerektiğini ilan ettiği 2022 tarihli kararın hemen ardından geldi. Güç dengesi, kullanıcılar ve onların kişisel verileri üzerindeki hakları lehine daha da değişirken, dijital reklamcılığın geleceği için kritik bir ana işaret ediyor. Onaylanan kararın, teknoloji şirketlerinin kâr haneleri üzerindeki etkisi küçümsenemez. İşletmeler yıllardır hiper-hedefli reklamlar satmak için geniş kullanıcı verisi havuzlarına güveniyorlardı, ancak veri saklama konusundaki yeni “kısıtlamalar” ile bu model risk altında olabilir. Şirketler, kullanıcı gizliliğini korurken gelir elde etmek için yeni yollar geliştirmek zorunda kalabilir. Ayrıca bu durum, AB’nin kararını kendi gizlilik mevzuatları için bir model teşkil ettiğini gören diğer ülkelerle birlikte muhtemel domino etkisinin başlangıcı olabilir.

Sosyal Medya Devleri için Sırada Ne Var?

Meta ve rakipleri için bu karar, en azından Avrupa’da sınırsız veri toplama günlerinin sayılı olduğunun bir işareti. Bununla birlikte, şirketin küresel ayak izi, GDPR’den Kaliforniya’nın Tüketici Gizliliği Yasası’na (CCPA) kadar bir dizi gizlilik kanunuyla boğuşması gerektiği anlamına geliyor. Böyle bir ortamda uyumluluğu yönetmek muazzam bir zorluktur, ancak reklamcılığın ve sosyal medyanın geleceğinin rıza odaklı, gizlilik öncelikli yaklaşımlarla şekilleneceği de giderek daha açık hale gelmektedir. Sosyal medya platformları bu yeni arazide yol alırken, AB’deki kullanıcılar kişisel verilerinin daha fazla korunduğunu bilerek rahatlayabilirler. Mahkemenin kararı, AB’nin dijital çağda gizliliğe olan bağlılığını yeniden teyit ederek, muhtemelen Avrupa sınırlarının çok ötesinde yankı uyandıracak bir emsal oluşturuyor.

Değişim Rüzgarları

Bu karar, teknoloji devleri ile düzenleyiciler arasında süregelen savaşta muazzam bir adımdır. AB, kişisel verilerin ne kadar süreyle kullanılabileceğine dair sınırlamalar getirerek, Meta gibi şirketlerin gücünü sağlam bir şekilde kontrol altına almış oldu. Bu, gizlilik dalgasının döndüğünün ve sosyal medya platformlarının yelkenlerini buna göre ayarlamaları gerektiğinin bir işaretidir. Kullanıcılar için bu, kişisel bilgileri üzerinde daha fazla kontrol ve verilerinin sürekli büyüyen reklam makinesini beslemek için süresiz olarak kullanılmayacağını bilmenin rahatlığı anlamına geliyor. Teknoloji şirketleri için ise, inovasyonun gizlilik haklarına sıkı sıkıya bağlılıkla bir arada var olması gereken bir geleceğe işaret ediyor. Güven, şeffaflık ve en önemlisi rıza ile şekillenen bir gelecek.

AB mahkemesi, sosyal ağların kişisel verileri sonsuza kadar kullanamayacağına hükmetti

Giriş Yap

gigahaber ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!