Emerging Infectious Diseases dergisinde yayınlanan yeni bir çalışmada, araştırmacılar mpox virüsünün (Maymun Çiçeği Virüsü – MPXV) 2022 salgınından önceki evrimini tanımladılar. Mpox virüsü, çift sarmallı bir deoksiribonükleik asit (DNA) virüsüdür ve verimsiz insan bulaşması nedeniyle genellikle kısa süren, kendi kendini sınırlayan salgınlara neden olmuştur. İlk epidemiyolojik araştırmalar, endemik olmayan Avrupa ülkelerinde cinsel ağlar gibi yakın temaslar yoluyla insandan insana sürekli bulaşma olduğunu göstermiştir. Portekiz, 19 Mayıs 2022’de salgından elde edilen ilk MPXV genom dizisini açıklamıştır ve viral bulaşma hakkında bilgi veren daha birçok dizi mevcuttur. Erken filogenetik analiz, 2022 MPXV salgınından sorumlu virüsün, ‘klad I’den daha az şiddete sahip olduğu tespit edilen ‘MPXV klad II’den olduğunu öne sürdü. Bu, MPXV’nin MPXV endemik olmayan ülkelerden topluluklara, yakın zamanda girmesinin salgına yol açtığını düşündürdü. Bununla birlikte, MPXV’nin kesin evrimsel sürecini belirlemek için kapsamlı araştırmalara ihtiyaç vardır.
MPXV’nin filogenetik incelemesi
Yaklaşık 105 MPXV genomunun filogenetik analizi, 2022 virüslerinin 2017-2018’deki son salgınla bağlantılı olabilecek iki klad’e ait olduğunu göstermiştir. Tüm 2022 viral genomları, birçok alt klad’ın ortaya çıkmasıyla suşlar arasında önemli dizi farklılığının tanımlanmasına rağmen, geniş bir monofiletik grup oluşturmuştur. Bu farklılık, virüsün 2022 salgınının son birkaç ayındaki hızlı çeşitlenmesiyle tutarsızdır. Bunun yerine, 2017-2018’deki salgından bu yana kalıcı mikroevrimi temsil etmektedir. 2017-2018 salgınının en son ortak atası (MRCA) gibi, 2022’deki salgının MRCA’sı da neredeyse 20 yıl öncesine kadar izlenebilir. Buna ek olarak, 2022 salgını MPXV’leri, o dönemde Nijerya’da yaygın olan suşlardan ziyade, son salgın sırasında Afrika’dan ihraç edilen suşlarla daha yakından bağlantılıydı. Ayrıca, 2021 yılında Nijerya’dan ABD’ye seyahat eden bir kişiden alınan bir suş da, 2022’deki salgının kaynağı ile ilişkilendirilebilir. 2017-2018’deki salgından bu yana en olası varsayım, MPXV’nin Afrika dışında MPXV endemik olmayan birçok ülkede sessizce ve tespit edilmeden dolaştığıdır.
MPXV’deki genomik değişiklikler
2022’de yaygın olan MPXV’lerde çoklu genomik değişiklikler tespit edilmiştir. En az 51 tek nükleotid polimorfizmi (SNP) ve bazı daha büyük delesyonlar/insersiyonlar, 2022 salgınında gözlemlenen ilk 18 viral genomu 2017-2018’de tespit edilenlerden farklılaştırmıştır. 52 SNP arasında 26 SNP amino asit modifikasyonlarıyla sonuçlanırken, 21’i eşanlamlı ikamelerdi. 2022’deki genomik dizilerde daha fazla ‘SNP’ (Tek Nükleotid Polimorfizmleri) tespit edilebilmiştir ve bu da salgında gözlemlenen farklılaşmayı açıklamaktadır. Gelecekteki araştırmalar, mutasyon baskısı ve adaptasyon kabiliyeti ile ilgili olabilecek bu değişikliklerin fenotipik etkilerinin belirlenmesine yardımcı olabilir.
Ekip ayrıca, 2018’den önce, iki MPXV klad’esindeki virüslerin neredeyse karşılaştırılabilir miktarlarda ikame tipine sahip olduğunu ve 2022’ye kadar, klad II virüsleri içindeki guanin (G)>adenin (A)/sitozin (C)>timin (T) geçişlerinin oranının iki katına çıktığını belirtti. Önemli ikame değişiklikleri muhtemelen insan ‘apolipoprotein-B’ haberci ribonükleik asit (mRNA) düzenleme enzimi, katalitik alt birim 3G (APOBEC3G) enzimi tarafından sergilenen düzenleme yeteneğini yansıtmaktadır; bu enzim, iplikçiğe özgü C>urasil (U) deaminasyonunu katalize etmiş ve viral genom tamamlayıcı iplikçiklerinde G>A ikameleri ile sonuçlanmıştır.
Çalışma bulguları, MPXV virüsünün muhtemelen Afrika dışındaki MPXV endemik olmayan birkaç ülkede yaklaşık 20 yıldır sessizce dolaşımda olduğunu göstermiştir. Buna ek olarak, nükleotid ikame modeli, yeni bir konakçı değişikliğinin belirgin bir genetik işaretini ortaya koymuştur. MPXV enfeksiyonlarıyla ilişkili değişen epidemiyoloji ve MPXV endemik olmayan ülkelerdeki insanlar arasında viral dolaşım, gözetimin artırılmasını gerektirdiğinden, bu bulguların halk sağlığı açısından önemli etkileri olabilir.