Meta’nın Gözetim Kurulu, İsrail-Hamas savaşıyla ilgili içeriklere odaklanan ve haftalar yerine sadece 12 gün süren ilk hızlandırılmış incelemesine ilişkin kararını yayınladı. Kurul, şirketin çatışmanın her iki tarafına ait iki içeriği kaldırma yönündeki ilk kararını bozdu. Meta’nın daha sonra Facebook ve Instagram’daki paylaşımları geri getirme hamlesini desteklediği için şirketten başka bir adım beklenmiyor. Ancak kurulun incelemesi, Meta’nın otomatik araçlara güvenmesinin insanların önemli bilgileri paylaşmasını nasıl engelleyebileceğine ışık tuttu. Bu özel durumda kurul, “Orta Doğu’daki çatışmanın her iki tarafındaki insani acılar hakkında dünyayı bilgilendiren değerli paylaşımların kaldırılma olasılığını artırdığını” belirtti. Gözetim kurulu ilk hızlandırılmış incelemesi için, etkilenen bölgedeki kullanıcıların 7 Ekim saldırılarından bu yana gönderdiklerini temsil eden iki özel başvuruyu incelemeyi seçti. Bunlardan biri Facebook’ta yayınlanan ve İsrail’e yönelik ilk terör saldırıları sırasında rehin alındığında kendisini kaçıranlara kendisini öldürmemeleri için yalvaran bir kadının videosu. Instagram’da yayınlanan diğer video ise İsrail’in kara saldırısı sırasında Gazze’deki El-Şifa Hastanesi’ne yapılan saldırının sonrasını gösteriyor. Aralarında çocukların da bulunduğu ölü ve yaralı Filistinlileri gösteriyor. Kurulun incelemesi, Meta’nın otomatik araçlarını 7 Ekim saldırılarının ardından içerik denetiminde daha agresif olacak şekilde ayarlamasının ardından bu iki videonun yanlışlıkla kaldırıldığını ortaya koydu. Örneğin, Al-Shifa Hastanesi videosunun yayından kaldırılması ve bir kullanıcının videonun eski haline getirilmesi için yaptığı başvurunun reddedilmesi, insan müdahalesi olmadan gerçekleşmiştir.
Her iki video da daha sonra, bu tür içeriklere haber verme ve farkındalık oluşturma amacıyla izin verildiğini belirten uyarı ekranıyla geri yüklendi. Kurul, Meta’nın “hızlı gelişen koşullar ve bu tür içerikleri kaldırmanın özgürlük ve bilgiye erişim açısından yüksek maliyetleri göz önüne alındığında, politikasını uyarlamak için daha hızlı hareket etmesi gerektiği” yorumunda bulundu. Ayrıca, şirketin hızla değişen moderasyon yaklaşımının keyfilik görüntüsü verebileceği ve politikalarını sorgulanır hale sokabileceği endişelerini de dile getirmiştir. Bununla birlikte kurul, Meta’nın uyarı ekranlarıyla eski haline getirdiği içeriklerin rütbesini düşürdüğünü tespit etti. Şirket bu içeriklerin farkındalık oluşturmayı amaçladığını tespit ettikten sonra bile diğer Facebook ve Instagram kullanıcılarına tavsiye edilmelerini engellemiştir. Not etmek gerekirse, bazı kullanıcılar Gazze’deki koşullarla ilgili içerik paylaştıktan sonra Ekim ayında gölge yasaklı olduklarını bildirmişlerdi. Kurul ayrıca Meta’nın 7 Ekim saldırılarına ilişkin rehin alma içeriklerinin 20 Ekim ve 16 Kasım tarihleri arasında sadece çapraz kontrol listelerindeki kullanıcılar tarafından paylaşılmasına izin verdiğine dikkat çekti. Bu listeler genellikle şirketin otomatik moderasyon sisteminden muaf tutulan yüksek profilli kullanıcılardan oluşuyor. Kurul, Meta’nın kararının programla ilgili endişelerini, özellikle de kullanıcılara eşit olmayan muamele ve dahil edilme için şeffaf kriterlerin eksikliğini vurguladığını söyledi. Kurul, şirketin “Meta’nın çapraz kontrol listelerinde insan hakları perspektifinden içeriği önemli olabilecek kullanıcıların daha fazla temsil edilmesini sağlaması” gerektiğini söyledi. “Gözetim kurulunun, bugün bu dava hakkında verdiği kararı memnuniyetle karşılıyoruz. Hem ifade hem de güvenlik bizim ve hizmetlerimizi kullanan insanlar için önemlidir. Kurul, Meta’nın bu içeriği kaldırmaya yönelik ilk kararını bozdu ancak daha sonra içeriği bir uyarı ekranıyla geri yükleme kararını onayladı. Meta bu içeriği daha önce eski haline getirmişti, bu nedenle içerikle ilgili başka bir işlem yapılmayacaktır. Yardım Merkezi’mizde açıklandığı üzere, bazı içerik kategorileri tavsiyeler için uygun değildir ve kurul, Meta’nın bu vakadaki içeriği tavsiye yüzeylerinden men etmesine katılmamaktadır. Kurul, kararının bir parçası olarak herhangi bir tavsiyede bulunmadığı için bu vakayla ilgili başka bir güncelleme yapılmayacaktır.” ifadeleri kullanıldı.