Bu özellik Eylül ayında duyurulmuş olsa da, bugünden itibaren resmi olarak kullanıma sunulacak. Amaç basit. Wi-Fi veya hücresel sinyal olmadan zor bir durumdaysanız, yine de yardım gönderebilirsiniz. Ancak bu tam olarak bir uydu telefonu gibi değil. Temel fark, sesli arama yapamıyor olmanız. Sadece mesaj gönderebiliyorsunuz. Bu özelliği test ederken yerel acil durum görevlilerine mesaj atılmadı. Bu çok saçma bir hareket olurdu ve yardıma ihtiyacı olan insanların dikkatini dağıtırdı. Bunun yerine Apple bir demo telefon sağladı ve tüm mesajlar kendi röle servis merkezine gönderildi. Gerçek bir olayda, mesajlarınız en yakın acil servislere gönderilir. Eğer yakınlarda mesaj kabul eden bir servis yoksa, Apple‘ın röle servisi devreye girerek sizin adınıza onları arayacak. Ayrıca, hizmet ilk iki yıl için ücretsiz olsa da, sonunda bunun için ödeme yapmanız gerekecek ancak henüz fiyatlandırma bilinmiyor.
Bir acil SOS metni başlatmak için önce acil servis numarasını aramayı denemelisiniz. Operatörünüz müsait olmasa bile, acil durum aramaları varsa başka bir operatörün ağı üzerinden gönderilebilir. iPhone 14‘ünüz herhangi bir şekilde bağlanamazsa, sağ alt köşede bir “Uydu Üzerinden Acil Durum Metni” SOS simgesi göreceksiniz. Bunun açılması yaklaşık 30 saniye sürüyor. Bu düğmeye dokunduğunuzda, “Acil Durum Bildir” uyarısını göreceksiniz. Bundan sonra, ne tür bir durumda olduğunuzu belirtebileceğiniz kısa bir ankete yönlendirileceksiniz. Bu noktada, acil durum kişilerinizi bilgilendirmek isteyip istemediğinizi de seçebilirsiniz. Anketi anlamak genel olarak kolay, gerçi demo sırasında akıl sağlığı yerinde ve yaralanmamış bir kişi yer alıyordu. Acı çekiyorsanız ya da sayıklıyorsanız daha zorlayıcı olacağını tahmin ediyoruz. Bundan sonra, hangi yöne dönmeniz gerektiğini gösteren bir ok ile gri bir uydu grafiği göreceksiniz. Göreviniz, ok yeşile dönene kadar telefonunuzu o yöne doğrultmak ve beklemek. Hem de çok.
Bekleme Oyununu Oynamak
Normal mesajlaşma oldukça anlıktır, ancak uydu üzerinden mesajlaşmak daha fazla sabır gerektirir. Eğer açık bir gökyüzüne sahipseniz, mesaj göndermeniz yaklaşık 15-30 saniye sürer. Ancak ufku kapatan tepeler varsa ya da yoğun bitki örtüsünün olduğu bir bölgedeyseniz, bir dakika ya da daha uzun süre bekleyebilirsiniz. Bir park bahçesindeki büyük bir meşe ağacının altındaki bir tepede yapıldı bu deneme. Bazen mesaj nispeten hızlı bir şekilde gönderiliyordu. Hızlı derken, yaklaşık 15-30 saniye.
Uydu Üzerinden Mesajlaşmak Daha Fazla Sabır Demek
Gönderdiğiniz ilk mesaj acil durum anketini, tıbbi kimliğinizi (eğer ayarladıysanız) ve bulunduğunuz yeri içerecektir. Acil servislere bulunduğunuz yeri tarif edebilmeniz için birkaç mesajlaşma olacaktır. Acil durum hizmetlerinin yolda olduğu konusunda uyarıldıktan sonra, oturup biraz daha bekleyebilirsiniz.
Bu süreç birkaç kez yaşandı ve her bir mesajın ne kadar sürede gönderileceğini veya alınacağını gerçekten tahmin etmek mümkün değil. Bir süre sonra, beklemeyi en aza indirmek için mesajlarınızı açıklayıcı ve kısa tutmayı öğreniyorsunuz. Örneğin, “Meşe ağacının yanındaki tepede büyük bir kayanın yanında” şeklinde birkaç cümlelik bir mesaj gönderirseniz çok daha hızlı olacaktır. Normal mesajlaşmaya kıyasla yavaş gibi görünse de, ortalama olarak tüm süreç yalnızca üç ila beş dakika sürdü.
Kullanışlı bir ‘mini durum‘ çubuğu mevcut, böylece bir mesajın gönderilip gönderilmediğini ve uydunun konumunu takip edebiliyorsunuz. Ayrıca farkında olmadan uydu menzilinin dışına çıktığınızda dokunsal bir vızıltı sizi uyarıyor. Bir uyduya bağlanmak için kolunuzu kaldırmanız veya telefonunuzu belirli bir şekilde tutmanız gerekmiyor. Sırt çantanızda ya da cebinizde olmadığı sürece telefonunuzu normal bir şekilde tutabilirsiniz.
Uydular gökyüzünde hızla hareket ettiğinden, kuyruğunu kovalayan bir köpek gibi çok fazla dönmeniz gerekebilir. Bir bacağınızı kırdığınızda kolayca hareket edemeyeceğiniz düşünülürse bu konu endişe uyandırabilirdi. Bu yüzden hareketsiz kaldığınızda telefonu döndürebileceğinizi bilmek güven verici. Hareket edebiliyorsanız en net sinyali almak en kolayı.
Demo Modunda Pratik Yapma
İsteyeceğiniz son şey, acil bir durumda bunu nasıl kullanacağınızı öğrenmektir. Neyse ki, bir demo modu var. Ayarlar > Acil SOS > Uydu Üzerinden Acil SOS > Demoyu Dene yolunu izleyerek bu moda erişebilirsiniz.
Demo modu size gerçek özelliğin nasıl çalıştığı hakkında iyi bir fikir verir. Nasıl çalıştığına dair kısa bir genel bakış gösterilir ve ardından bir uyduya bağlanmayı denemek için hücresel bağlantınızı geçici olarak kapatabilirsiniz. Bundan sonra, sahte acil servislerle örnek bir görüşmeye katılabileceksiniz.
Belirli bir kamp veya yürüyüş bölgesini sık sık ziyaret ediyorsanız, bir sonraki ziyaretinizde demo modunu denemek akıllıca bir fikirdir. Böylece hem bu özelliğe alışabilir hem de iPhone‘unuzun o bölgedeki uydu bağlantısı hakkında bir fikir edinebilirsiniz. Eğer yetersizse, alternatif veya yedek bir cihaz düşünebilirsiniz.
Bu özellik oldukça iyi çalıştı ve arka cebinizde hiçbir şey olmamasındansa bunun olması daha mantıklı. Belki yakınılacak tek tarafı çok sabır gerektirmesi, ancak uydu üzerinden bir şeyler gönderirken bunu beklemek gerekir. Eğer bu özelliği kullanmayı düşünüyorsanız, demoyu denemenizi ve tıbbi kimliğinizi ve acil durum kişilerinizi önceden ayarlamak için zaman ayırmanızı şiddetle tavsiye ederiz.