Google Asistan yakında Bard ve ChatGPT gibi sohbet robotlarınınkine benzer yapay zeka destekli gelişmiş yeteneklere sahip olabilir. Axios tarafından görülen bir e-postada, üst düzey bir Google yöneticisi çalışanlara şirketin “en son LLM teknolojisi ile güçlendirilmiş bir Asistan’ın neye benzeyeceğini keşfetmek için büyük bir fırsat” gördüğünü söyledi. Şu an için şirket, bu “süper şarjlı” yeteneklerin neye benzeyebileceği konusunda ayrıntıya girmedi, ancak Bard’ın kendi özellik setine hızlı bir bakış, makul olarak ne bekleyebileceğimiz konusunda iyi bir fikir sunuyor. Bard, Pathways Language Model 2 (PaLM 2) dil modeli üzerine inşa edilmiştir ve Google’ın Language Model for Dialogue Applications (LaMDA) teknolojisi tarafından desteklenmektedir. Web’den kazınan bilgilere dayanarak soruları yanıtlayabilmenin yanı sıra, Bard kısa süre önce Google Lens’e güç veren aynı teknolojiyi kullanarak görüntüleri analiz etme yeteneği kazandı.
Ayrıca alıntıları da çekebiliyor ve yakında Firefly üretken yapay zeka ile entegrasyon yoluyla Adobe Express’e doğru yol alacak. Ancak bu yeteneklerin, şu anda en iyi ihtimalle web arama sonuçlarını çekebilen veya bir cihazda alarm kurma ya da müzik çalma gibi uygulamaya bağlı görevleri yerine getirebilen Google Asistan ile çok az ilgisi var. Öte yandan Bard, piyasadaki en akıllı yapay zekalı sohbet robotu olabilir, ancak telefonunuzda müzik çalmak veya alarm kurmak gibi anlamlı bir görevi gerçekten yerine getiremez ancak entegre bir avatarda Google Asistan’ın yeteneklerini önemli ölçüde artırabilir. İlginç bir şekilde, Google şimdiden neler olacağına dair bir teaser verdi. Mayıs 2023’te Google’ın yapay zeka ekibi, büyük dil modeli istemlerini bir telefonun kullanıcı arayüzüne karşı test etmeyi içeren “LLM’ler ile mobil cihazlarda konuşma etkileşimini etkinleştirme” başlıklı bir rapor yayınladı. Raporda, büyük dil modellerinin (LLM) grafik kullanıcı arayüzleriyle (GUI’ler), yani telefon ekranında çalışan uygulamalar ve yazılımlarla entegre edilmesinden bahsediliyor.
Ekrandaki içeriğin özetlenmesi, ekranda gördüğünüz içeriğe dayalı olarak soruların yanıtlanması ve en önemlisi, dil istemlerine kullanıcı arayüzü işlevlerinin atanmasını içeren dört uygulama alanını genel olarak tartışıyor. Örneğin, dil modeli bağlamsal soruları ve bunların ilettiği bilgileri otomatik olarak oluşturmak için kullanıcı arayüzünü gözden geçirebilir. Ayrıntıları topladıktan sonra bunları sorulara dönüştürebilir, böylece bir kullanıcı sorduğunda dil modeli hemen yanıtlar. Dikkat çeken bir diğer özellik de ekran sorusu yanıtlama. Örneğin, bir web tarayıcısında bir blog yazısı açıldığında, yapay zeka başlık, yazar adı, yayın tarihi ve daha fazlası gibi ayrıntıları sağlayabilir. Ancak en umut verici uygulama alanı, talimatın kullanıcı arayüzü eylemiyle eşleştirilmesi. Esasen, telefonunuzu istemleri (hem ses hem de metin) kullanarak kontrol etmek anlamına gelir. Sanal asistandan bir uygulamayı açması, hücresel ağ modu gibi telefon ayarlarını değiştirmesi ve daha fazlası, gelişmiş konuşma yetenekleri ile birlikte istenebilir. Güçlendirilmiş bir Google Asistan’ın tam olarak ne zaman geleceği belli değil, ancak yeteneklerinde oldukça büyük bir sıçrama olacaktır. İlginç bir şekilde, Apple’ın Siri’yi geliştirmek için dahili olarak AppleGPT olarak adlandırıldığı bildirilen üretken yapay zeka araçlarıyla oynadığı da söyleniyor.