Meta’nın Twitter’daki rakibi Threads, hiç kuşkusuz hayal edilebilecek en iyi ilk haftayı geçirdi. Uygulama mağazası listelerinde hemen zirveye yerleşen uygulama, tüm zamanların en hızlı büyüyen uygulaması oldu. Sadece beş gün içinde 100 milyondan fazla kullanıcıya ulaşarak daha önce bu rekoru elinde bulunduran ChatGPT ve TikTok’u geride bıraktı. Uygulamanın Meta’nın en önemli pazarlarından biri olan Avrupa Birliği’nde mevcut olmadığı düşünüldüğünde bu daha da etkileyici. Threads, Meta’nın büyümeyi hackleyen oyun kitabından, Instagram’da kullanıcılara bildirim göndermek, akışlarını içerik ve takipçilerle önceden doldurmak gibi bazı hamleleri açıkça ödünç almış olsa da, Mark Zuckerberg erken büyümenin çoğunu “organik” olarak nitelendirdi.
Threads’teki kutlama yazısında “Bu, çoğunlukla organik talep ve henüz pek çok promosyonu açmadık bile” diye yazdı. Nasıl yorumlarsanız yorumlayın, bu durum Twitter için açıkça kötü bir haber. Threads’in erken dönemdeki başarısının uzun vadeye yansıyıp yansımayacağını bilmek için henüz çok erken olsa da, ilk haftasında Twitter’ı tamamen domine etmeyi başardı. Mevcut tüm ölçütler Threads’in sadece kendi başına bir viral hit olmakla kalmadığını, aynı zamanda bunu Twitter’ın doğrudan zararına yaptığını gösteriyor. Threads’in lansmanından sadece birkaç gün sonra, DNS hizmeti Cloudflare’in CEO’su Matthew Prince, Twitter’ın trafiğinin “hezimet” olduğunu söyledi. Elon Musk’ın kullanıcıların kaç tweet görüntüleyebileceğini kısıtlamaya başladığı Haziran ayının sonundan ve Threads’in lansmanından birkaç gün sonra twitter.com’a yapılan ziyaretlerin keskin bir şekilde düştüğünü gösteren bir grafik paylaştı.
Analitik firması SimilarWeb’den alınan veriler de aynı durumu gösteriyor. Şirkete göre, Threads’in lansmanını takip eden iki gün içinde twitter.com trafiği bir önceki haftanın aynı dönemine kıyasla yüzde 5 azaldı. Firma bunun, Threads’ten önce trafikte yaşanan “genel düşüşe” ek olduğunu belirtiyor. Threads’in mevcut Twitter kullanıcılarını cezbetmekte başarılı olabileceğine dair başka işaretler de var. Ipsos’un yakın zamanda yaptığı bir ankete göre Amerikalı Twitter kullanıcılarının %58’i Threads’i deneyebileceklerini ya da zaten denemiş olduklarını söyledi. Amerikalı Twitter kullanıcılarının %46’sı “Twitter’da yaptıkları aktiviteleri Threads’e taşıyabileceklerini ya da çoktan taşıdıklarını” söyledi. Bunların hepsinin çok erken ölçümler olduğunu belirtmek gerekir. Bir uygulama için erken viralite, mutlaka uzun vadeli başarı veya sürekli büyümeye eşit değildir. Google+, on yıldan uzun bir süre önce piyasaya sürülmesinin ardından bir yıldan kısa bir süre içinde 100 milyon kullanıcıya ulaştığında “meteorik” büyümesiyle övülmüştü. Daha yakın geçmişte, sosyal ses uygulaması Clubhouse, ilk aylarında birkaç milyon kullanıcıya ulaştığında bir sansasyon olarak müjdelendi. Her ikisi de sonunda sönüp gitti.
Twitter’ın kendini işine adamış, mavi onay işareti satın alan çekirdek bir kullanıcı grubuna sahip olduğuna dair işaretler de var. Aynı Ipsos anketi, Amerikalı Twitter kullanıcılarının yarısından fazlasının en azından yakın vadede Threads’e geçmekle ilgilenmediğini ortaya koydu. Uygulama analiz firması Sensor Tower tarafından kısa süre önce yayınlanan veriler, Threads’in lansmanını takip eden günlerde Twitter’ın etkileşiminin sabit kaldığını, ancak Threads’te geçirilen ortalama sürenin aslında azaldığını gösteriyor. Elon Musk ve yeni atanan Twitter CEO’su Linda Yaccarino bu anlatıyı desteklemeye hevesli görünüyor. İkili, Threads’in lansmanının ardından kendi (biraz şüpheli) ölçümlerini lanse ederek aynı hafta platformda “Şubat ayından bu yana en büyük kullanım gününü” gördüklerini iddia etti. Musk, “iOS ve Android tarafından bildirildiği üzere, telefon ekran süresinin gün başına kümülatif kullanıcı saniyesi, oyun oynamak için en zor olanıdır” diye yazdı. Ne Apple ne de Google ekran süresi ölçümlerini uygulama geliştiricilerine bildirmediği için Musk’ın “kümülatif kullanıcı-saniye” ekran süresini nasıl ölçtüğü ise belli değil.
Twitter yönetiminin Threads’in bir gecede elde ettiği başarıdan rahatsız olmak için fazlasıyla nedeni var. Musk’ın Twitter’ı kaotik bir şekilde ele geçirmesinin ardından bir dizi Twitter alternatifi ortaya çıkmış olsa da, hiçbiri 100 milyona yaklaşamadı bile. En köklü rakibi Mastodon’un aylık kullanıcı sayısı 2 milyon. Çok konuşulan davetiye servisi Bluesky’a ise yaklaşık 300.000 kişi kaydoldu. Daha da önemlisi Threads, seleflerinin çoğunun yakalayamadığı önemli bir demografiyi yakalamayı başardı: ”Markalar.” Threads tam anlamıyla bir marka bonanzası oldu. Bu durum uygulamada her ne kadar sıkıcı ve sıradan içeriklere yol açsa da Meta için çok ama çok iyi. Şimdilik markalar, çoğu sosyal medya yöneticisinin yalnızca hayalini kurduğu türden organik etkileşim elde ediyor. Website Plant’in kısa süre önce yayınladığı bir raporda belirttiği gibi, büyük markalar Threads’te Twitter’a kıyasla çok daha fazla etkileşim alıyor. Bu durum, Twitter’da Threads’ten çok daha fazla takipçisi olan markalar için bile geçerli.
Rapora göre, markaların %87’si Threads’teki paylaşımlarında Twitter’dakinden daha fazla beğeni aldı. Şirket, “İncelediğimiz gönderilerin büyük çoğunluğu, içeriğin Twitter’dakiyle aynı olup olmadığına bakılmaksızın, yeni platformda önemli ölçüde daha yüksek etkileşim oluşturdu” diye yazdı. Yine, bunlar ilk istatistikler. Threads’teki kullanıcıların, Meta bir şekilde içeriği daha çekici hale getirdiği için değil, yalnızca akışlarına itildiği için markalarla daha fazla etkileşim kuruyor olması tamamen mümkündür. Ancak bu tür bir erken etkileşim, platformda reklam açıldığında markaları Meta’ya reklam dolarları vermeye kesinlikle daha istekli hale getirecektir. Zuckerberg, şirketin uygulamada “1 milyar kişiye giden net bir yol” olana kadar Threads’e reklam vermeyeceğini söyledi. Ancak bu Threads’in uzun süre reklamsız kalacağı anlamına gelmiyor. Axios’a göre şirket, hizmet için markalı içerik araçları üzerinde çalışmaya çoktan başladı ve “bunları hızla kullanıma sunmak için çalışıyor.” O halde Wall Street analistlerinin de Threads’in beklentileri konusunda hevesli olmaları şaşırtıcı olmamalı. Bloomberg tarafından bildirilen bir analistin tahminine göre, bir haftalık platform 2025 yılına kadar Meta için 8 milyar dolara kadar gelir sağlayabilir.
Tüm bunlar, şirketin çok sayıda faturayı ödemeyi durduracak kadar vahim bir mali görünümle karşı karşıya olan Musk ve Twitter için özellikle kasvetli. The New York Times’ın geçen ay yayınladığı bir rapora göre, Twitter’ın birincil gelir kaynağı olan reklam satışları geçen yıla kıyasla %59 oranında düştü ve performansın yakın zamanda iyileşmesi pek mümkün görünmüyor. Ve şimdi Meta, Twitter’ın kayıp reklam gelirlerini ve daha fazlasını silip süpürmeye hazır devasa yeni bir platformla hemen hemen bir gecede devreye girdi. Bu durum Musk ve Twitter’ın en büyük eleştirmenlerini bir nebze tatmin etmiş olsa da, Meta’ya ait bir başka platformun en yakın rakiplerine hükmettiği bir çevrimiçi ekosistemin önemli sonuçları olduğunu belirtmek gerekir. Meta ve özellikle de Instagram, hizmetlerinde ne tür konuşmaların kabul edilebilir olduğu konusunda çok farklı normlara ve standartlara sahip. Ve Meta’nın Threads’i daha geniş Fediverse’e entegre etme planları hakkında hâlâ cevaptan çok soru var. Ancak Threads’in ilk haftasında ne kadar büyük bir ivme kazandığını ve bunun ne kadarının doğrudan Twitter’ın zararına olduğunu görmezden gelmek mümkün değil.